18 Mart 2021 Perşembe

18 Mart 1915


Ey Yolcu, Uyan!

‎ ''Allah'a dayandım! '' diye sen çıkma yataktan...

Ma'na-yı tevekkül bu mudur? Hey gidi nadan!

Ecdadını, zannetme, asırlarca uyurdu;

Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?

Üç kıt'ada, yer yer, kanayan izleri şahid:

Dinlenmedi bir gün o büyük nesl-i mücahid.

Alemde ''tevekkül'' demek olsaydı ''atalet''

Miras-ı diyanetle yaşar mıydı bu millet?

Çoktan kürenin meş'al-i tevhidi sönerdi;

Kur'an duramaz, Nezd-i İlahi'ye dönerdi.

 

''Dünya koşuyor'' söz mü? Beraber koşacaktın;

Heyhat, bütün azmi sen arkanda bıraktın!

Madem ki uyandın o medid uykulardan,

Bir parçacık olsun, hadi, hiç yoksa, kımıldan.

Dünya koşuyorken yolun üstünde yatılmaz;

Davranmayacak kimse bu meydana atılmaz.

Müstakbeli bul, sen de koşanlarla bir ol da;

Maziyi, fakat, yıkmaya kalkışma bu yolda.

Ahlafa döner, korkarım, eslafa hücumu:

Mazisi yıkık milletin atisi olur mu?

 

Ey yolcu, uyan! Yoksa çıkarsın ki sabaha:

Bir kupkuru çöl var; ne ışık var, ne de vaha!

Merhum Mehmet Akif Ersoy

15 Mart 2021 Pazartesi

Miden Düğümlenmiş gibi mi Hissediyorsun?

 

Kelebekler Uçuşuyor!

Çoğu zaman heyecanlandığında mide bulantısı hissi yaşamışsındır. Şu meşhur kelebekler uçuşmasını ya da bir sahneye çıkmadan, bir konuşma yapmadan, sınava girmeden, yeni bir işe başlamadan önce bu bulantı hissinden geçmişsindir. İşte tüm bunların bir açıklaması olduğunu öğrendim. Bu yazıda bu hissin derinine ineceğiz.

Gastrointestinal Sistem

Bağırsağımızla beynimiz bir bağlantı içindedir. Vücudumuzdaki tüm organ, sistemlerde olduğu gibi. Yaratılışımızın gereği olan bu sistem Gastrointestinal (GI) sistem olarak bilinmektedir. Bu sistem duygulara duyarlıdır. Öfke, kaygı, üzüntü, sevinç - tüm bu duygular (ve diğerleri) bağırsaktaki semptomları tetikleyebilir.

Bu tetiklemede beyin, mide ve bağırsaklara hükmederek onları doğrudan etkisi altına alır. Örneğin, yemek yemeden önce sadece yemek yemeyi düşünmek dahi midenin sularını serbest bırakmasını sağlayabilir.

İki yönlü bir bağlantıdan söz edilebilir. Yani beyinle bağırsak arasındaki bağlantıda sorunlu olan beynin bağırsağa sinyaller gönderebildiği gibi tersine sorunlu bağırsağın da beyne sinyaller göndermesi mümkündür. Bu şekilde bakıldığında, bir kişinin mide ve bağırsak sorunlarının nedeni stres, kaygı ve anksiyete olabilir. Bu da, beyin ile gastrointestinal sistemin yakından bağlantılı olmasıdır.

Yani bu demek oluyor ki belirli bir fiziksel sebep olmaksızın bir kişi mide-bağırsak rahatsızlıkları yaşayabilir. Stres ve duygunun rol aldığı durumlardır bunlar.

Mide kişinin ruh halini ve davranışını etkilediği gibi duygular da mideyi etkileyebilir. Bu yüzden stres halinde midemiz düğümler halinde sıkışır veya çok heyecanlandığımızda kelebekleri hissederiz. Mide, bağırsak ile beyin arasındaki bağlantıyı kuran milyonlarca nörondan oluşan sindirim sistemi, enterik sistem olarak bilinir. Enterik sinir sistemi, vücudun içinde kendine ait küçük bir sinir sistemi oluşturan, ‘kendine ait bir zihne sahip olan’ bağırsağın içsel sinir sistemidir.

Enterik Sinir Sistemi

Enterik sinir sistemi, bağırsağın beyni olarak bilinir ve dürtüler alır, gönderir, deneyimleri paylaşır ve çeşitli duygulara yanıt verir.

Stres durumlarında GI sistemindeki kaslar koordineli bir şekilde çalışmaz ve adeta birbirleriyle kavga edecek duruma gelir. Bu da kasılmalara ve bağırsakta hafif ağrıya sebep olabilir.

Midede oluşan kelebek duygusu veya mide bulantısı hissi insan vücudunun savaş ya da kaç tepkisi ile ilişkilidir. Bu şekilde olur: Beyin hayatta kalmasına yakın bir tehdit olduğunu algıladığında, bedeni durumla başa çıkmaya, yani tehditle kavga etmeye ya da ondan kaçmaya hazırlar.

Sinir sistemi kan basıncında, kalp atış hızında ve solunum hızında bir artışı tetikler ve adrenal bezlerine adrenalin ve kortizol gibi hormonları salması talimatını verir. Ayrıca göğüste ve karında kas gerginliğine neden olur. Şimdi taşlar yavaş yavaş yerine oturuyor sanırım. Gerginlikle birlikte kanı vücudun en çok ihtiyaç duyulan yerlerine -bacaklardaki ve kollardaki kaslar gibi- yönlendirir ve bağırsağa giden kan akışını kısıtlayarak sindirimi geçici olarak durdurur.

Vücuttaki tüm bu geçici fizyolojik değişiklikler, stresli veya duygusal olarak heyecanlı olduğun durumlarda midede o tuhaf hislere neden olur.

Kaynak 1

Kaynak 2

Kaynak 3

12 Mart 2021 Cuma

Dalgalan Sen de Şafaklar gibi Ey Şanlı Hilâl

 

Korkma,

sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;

Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;

O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma,

kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl!

Kahraman ırkıma bir gül… ne bu şiddet bu celâl?

Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl,

Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklâl.

Ben

ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.

Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!

Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım;

Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garb’ın âfâkını

sarmışsa çelik zırhlı duvar;

Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir îmânı boğar,

"Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş!

Yurduma alçakları uğratma sakın;

Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.

Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın…

Kim bilir, belki yarın… belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı!

Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır atanı;

Verme, dünyâları alsan da, bu cennet vatanı.

Kim

bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?

Şühedâ fışkıracak, toprağı sıksan şühedâ!

Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.

Ruhumun senden, İlâhî, şudur ancak emeli:

Değmesin ma’bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!

Bu ezanlar-ki şehâdetleri dînin temeli

Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli

O zaman

vecd ile bin secde eder –varsa- taşım;

Her cerîhamdan, İlâhî, boşanıp kanlı yaşım,

Fışkırır rûh-i mücerred gibi yerden na’şım;

O zaman yükselerek Arş’a değer, belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl;

Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.

Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:

Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;

Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklâl!

Mehmet Akif Ersoy - Bir Fatiha...

Tüm Zamanların En Çok Okunan 3 Yazısı