Doğru yolumuzda yanlış binekler kullanıyoruz |
B.
Öyle bir koşuşturmanın içindeyiz ki! Bazı değerlerimizi,
hatta akidlerimizi unuttuk. Sıla-ı Rahim bunlardan biri.
Değil akraba ziyareti yapmak,
arayıp hal hatır soramayacak kadar da hantal durumdayız. Nedir bizi alıkoyan?
Ne bu kadar yoran?
“Gerekirse” diye başlayan cümleler kurma vaktimiz gelmedi mi artık? Geldi de geçiyor… Ha
bugün, ha yarın ölümün kıyısındayız. Sürekli ertelemekte olduğumuz ölümden başkası değil. Lakin geldiğindeki pişmanlığımız bize bir değer katmayacak.
İnanın bana, doğru yolumuzda yanlış binekler kullanıyoruz. Tökezleyeceğimizi
bildiğimiz halde hayırlı olandan sakınıyoruz. Korkarım ki bu halin sonunda
yalnızlaşacak ve daha vahimi, duyarsızlaşıp insan
olduğumuzu unutacağız…
Kimdir insan? Basit bir cevabı var: Kul!
İlk aklınıza gelen dünyevi kelimeler ise bir daha cevap hakkını verin
kendinize. Bu soruyu sürekli sorun. Doğru cevabı gönülden verdiğinizde artık doğru yola girdiniz demektir. İnşaAllah.
Bu yol uzun, çetin, fakat çok ama çok kısa
vakitte alınması gerek… Bir çıkmaz gibi görünse de mühim olan yolda sefer
eyleyip tevekküle adım atmak.
Ne mutlu tevekkül edip gayeyi idrak
edenlere!