9 Mart 2019 Cumartesi

Perhiz lahana




B.

Küçük kalabalığına nasihatte bulunuyordu ihtiyar:

"Birbirinizi kırmayın. Muhabbetle yaklaşın, sevin birbirinizi. Üzmeyin, kendinizi ve sizi üzenleri... Sükut edin Sükunetle yaklaşın..."

Derken, o an boş bulundu ihtiyarın dinleyeni, gülmeye başladı. İhtiyar, dikkatini onun üzerine yoğunlaştırdı. Uzunca baktı ona. Ansızın hakim olamadı kendine ve kükredi, tüm hışmıyla!

On beş dakikalık nasihat bir anda yerle yeksan olmuştu tam o an...

Şaşkın gözler ihtiyarı izliyordu.

İhtiyar pişmanlığını gizleyemese de ok yaydan, söz ağızdan çıkmıştı bir kere... 23.01.15

9 yorum:

  1. Öfke anında dilini ısırıp susmayı başarabilesek hepimiz bambaşka hayatlar yaşarız belki de. Oysa bu ihtiyar gibiyiz hepimiz

    http://www.yazimbari.com

    YanıtlaSil
  2. İnsan, her an imtihan içinde işte, iddia ettiği şeylerle, ağzından çıkan sözleriyle, zaaflarıyla, ....

    YanıtlaSil
  3. Nasihat vermek daha tatlı gibi görünüyor, sorumluluk kendinden çıkıyor sanki..

    YanıtlaSil
  4. Günümüzde de böyle insanlar ne çok. Kendine bakmaksızın ahlak dersi veriyorlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İğne çuvaldız meselesi..

      Ders vermek dinlemekten kolay olur, bozmanın- yıkmanın, yapmadan kolay olduğu gibi..

      Teşekkür ederim

      Sil
  5. Ben de bu bakış açısına ''Aleme verir talkımı; kendi yutar salkımı.'' ata sözünü eklesem uygun düşer mi acaba? Bu arada yeni yazılarımı okumak ve değerlendirmede bulunmak üzere sizleri bloguma beklerim. Çok teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Veciz sözlerimizi korumak adına "ele verir talkını (veya telkini), kendi yutar salkımı" diyerek katkı sağladığınız için teşekkür ederim, ayrıca son zamanlarda düzenli olarak içerik takibi ve yorum yapamasam da bilahare uğrayacağımı da söyleyeyim.. Teşekkür ederim

      Sil